HEDEF, TÜRKİYE’Yİ GELECEĞE GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE TAŞIMAK OLMALI
Ramazan ayının ardından başlayan hareketlenmenin ülkemizin yaşadığı travmatik durumla sarsıldığını dile getiren Esgold Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cankoray Erhan, çözüm noktasının ümitsizliğe kapılmakla değil, mesleki ahlakla, doğru ve dürüst çalışma prensipleriyle işletmelerin başında durmakla olacağını söyledi.
Ramazan ayı bu yıl da düğün sezonunu ikiye böldü. İç ve dış faktörleri göz önünde bulundurduğunuzda bayram sonrası ile ilgili beklentileriniz nelerdir?
Evet, mübarek Ramazan ayının sezonun içinde kalmış olması işlerde kısmen bir duraklatma yaşatmış olsa da, Ramazan’ın son haftasından itibaren hareketlilik başladı. Dinamik olan sektörümüz fiyatların yüksek rakamlarda seyretmesine rağmen hareketli günler yaşamaya başlamıştı ki, 15 Temmuz akşamına kadar. Ülkemizin yaşadığı bu travmatik durum piyasaları tedirgin etti ve gelecek adına karamsar duygular yaşattı. Sektördeki birbirinden kıymetli üreticilerimizden nihai tüketiciye kadar herkese ve kendi markamız ESGOLD’un bünyesinde çalışan bütün arkadaşlarıma tavsiyem; korku hegemonyasının önüne geçecek tek şey, çok çalışarak, hepimizin vatan toprağı olan Türkiye’mizi, çocuklarımızı insani değerlere bağlı şekilde geleceğe güçlü bir şekilde taşımaktır. Her zaman dediğim gibi sağlık olduğu sürece “hayalleri ve vizyonu olan insanların, mazeretleri ve bahaneleri olmaz.”
Son 20 yıllık süreci göz önünde bulundurduğumuzda ,sektörün mevcut durumu ve önümüzdeki yıllarda sektörde yaşanması beklenen değişimle ilgili öngörüleriniz nelerdir?
Altın ve mücevher insanlık tarihinin bilinen eksi zamanlarına kadar uzanır. Bu demek oluyor ki insanlık var olduğu sürece devam edecektir. Sözüm ona mesleğimizin bittiğini, artık bu işin yapılmaz bir hal aldığını düşünenler için bir bilgidir. Sektörümüz altın takı üretiminde ortalama kaynaklara göre 300 tonun üzerinde üretimle devler listesindedir. Bu üretimde ne kadar kendimizi geliştirdiğimizin ispatıdır. 20 yıl önce de bu dinamizme sahip sektörümüz, şu zamanda da ve gelecekte de kendisinin gerçekten farkına vardığında, daha da hızla hem iç piyasalarda, hem de dünya piyasalarında adından söz ettirmeye devam edecektir. Ümitsizlikle değil, mesleki ahlakla, doğru ve dürüst çalışma prensipleriyle işletmelerimizin başında ve tezgahında durmamızın her şeyin çözüm noktası olduğunu ıskalamamamız gerekir.
Esgold, gerek ürün gerekse hizmet kalitesiyle son yıllarda sektörde fark yaratan firmalar arasında ilk sıralarda yer alıyor. Bu süreçte Esgold’u farklı kılan unsurlar ve değerlerle ilgili neler söylemek istersiniz?
Her şey insanın yüreğinde bir şeyi sevmekle başlar, sonra aklında büyür. Kişiler ve kurumlar ve kuruluşlar, gelişmiş ülkelerin sosyolojik-ekonomik-ticari-kültürel pozitif taraflarını örnek almalı, hem çok okumalı hem de çok araştırmalıdırlar. Bütün bu mevzubahis konuları üst üste toparladığımızda bence şöyle bir sonuç çıkıyor. “Kalite herkesin hakkıdır”. Üretim ve hizmet kalitesi köylü-kentli, kasabalı-megakentli diye düşünemez. Bazı sektörler tam anlamıyla kurumsal yapıya adapte olamayabilirler. Bizim ülkemizde de kuyumculuk bunlardan biridir. Bunun nedeni hızlı ve pratik çözümlerin önüne engel getirdiğindendir. Esgold’u öne çıkaran en önemli öngörülerin başında belki de bizimle iş birliğinde çalışan vitrin kuyumcularının sipariş ve satış sonrası hizmette (Tamir&Arızalı Ürünler v.s), mesleğine gönül vermiş atölyecilerimizle, yetişmiş ve yektin çalışanlarıyla çok hızlı ve pratik çözüm üretmesidir. Yılların getirdiği arkadaşlıklar ve gönül bağlılıkları esas alınarak, ahde vefa duygusunun önemini daima bilerek elbette. İşimizi ve sorumluluklarımızı sevelim. Gereğini layıkıyla yapmaya çalışalım. Ondan sonrasını hep beraber seyredelim.
