Montür Kategorisi Lideri Türkiye
Dünyanın sayılı altın üretici ve ihracatçısı ülkelerinden birisi konumunda bulunan Türkiye aynı zamanda dünyanın en zengin montür model çeşitliliğine sahip ülkesi konumunda bulunuyor. Her yıl üretilen binlerce model dünyanın dört bir yanındaki fabrika ve atölyelerde mücevher haline dönüşüyor. Montür alanında Türkiye, Güney Kore ile birlikte dünyanın zirvesinde bulunuyor.
Mücevher endüstrisinde en önemli kategorilerden biri de montür. Değerli taşların birer mücevhere dönüşmesinde şüphesiz ki montür tasarımı, çeşitliliği ve üretim kalitesi son derece önemli rol oynuyor. Türkiye bu kategorinin dünyadaki en önemli aktörlerinden biri konumunda. Tasarım çeşitliliği, hazır stok miktarı, üretim kalitesi gibi konularda oldukça önemli avantajlara sahip olan Türkiye bu yönleriyle bu kategoride Güney Kore’yi geride bıraktı.
Montür pazarının büyüklüğünü anlamak için dünya mücevher pazarının büyüklüğünü iyi okumamız gerekiyor. Çünkü her bir mücevher mutlaka değerli taşların montürlenmesi ile hayat bulmak durumunda. Dünya genelinde, 2016 yılında elmas mücevherat talebi, ABD’den gelen talebin artması neticesinde 80 milyar dolara ulaştı. ABD pazarında yaşanan artış neticesinde bu ülkede mücevher talebi 40 milyar doların da üzerine çıktı. Her ne kadar Hindistan pazarından kaynaklı bir gerileme yaşanmış olsa da ABD pazarındaki artış, bu azalmayı dengelemiş oldu.
Çinli tüketicilerin talebi yerel para biriminde yüzde 0,6 oranında arttı ve Çin Yeni Yılı sağlam satışlarla ilk çeyrekte kaydedilen olumlu performansa katkıda bulunarak 2017 yılının başında iyileşmeye devam etti.
Hintli tüketicilerin talebi, kuyumcuların grev, demonetizasyon ve döviz kurlarından ötürü 2016’da yüzde 8,8’lik (yerel para birimi cinsinden) bir daralmayı takiben, 2017’de daha normal seviyelere geri döndü.
2016 yılında Japon tüketicilerin talebi yerel para birimi olan Yen bazında yüzde 2.9 oranında düştü ancak Yen’in güçlenmesine paralel olarak ABD doları bazında talep artışı %8,1 oranında gerçekleşti.
Tüketici talebi ile ilgili verilere de dikkat çekmekte fayda var. Tüketicilerin satın almalarının çok büyük bir kısmı 1000 – 5000 USd aralığındaki fiyatlarda gerçekleşiyor. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre artık kadınların %57’si yalnız başına alışveriş yapıyor. Bir diğer dikkat çekici huşu da milleneals kuşağının etkisini her geçen yıl daha da hissettirmesi. ABD’li perakendeciler ayrıca çok taşlı parçalar için tüketici ilgisinin yüksek seviyelerde olduğunu bildiriyorlar. Tüm bu veriler montür firmalarının önümüzdeki dönemi doğru okumaları açısından önem arz ediyor.
Montürde Türkiye Liderliği Ele Geçirdi
Son 2 yılda hükümetin mücevher sektörünün gelişmesine yönelik hayata geçirdiği reformlar sayesinde Türkiye bu alanda liderliği ele geçirmişe benziyor. Değerli taş pazarının gelişimine yönelik atılan adımlara paralel olarak montür kategorisi de ciddi gelişim göstermeye başladı. Bu reformlar sayesinde pırlantalı mücevher kategorisi önemli gelişim sürecine girdi.
Peki Türkiye’de hangi reformlar gerçekleştirildi?
İstanbul Değerli Taşlar Borsası Kuruldu
Mücevher endüstrisinin gelişmiş olduğu Antwep ve Tel Aviv gibi merkezlerdeki borsa yapısı İstanbul’da da hayata geçti. Değerli taş ticareti faaliyetindeki çok sayıda firma borsaya dahil oldu. Borsa üyesi firma sayısı ve borsanın işlem hacmi her geçen gün artıyor.
Değerli taş ithalinde alınan Özel Tüketim Vergisi kaldırıldı
Değerli Taş Borsası üyesi firmalar değerli taş ithalinde Özel Tüketim Vergisi’nden muaf. Bununla birlikte değerli taş ihracında da vergi muafiyetinden faydalanabiliyorlar.
KKDF (Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu) Kaldırılıyor
Temmuz ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile kıymetli taşların borsada işlem görmek üzere kabul kredili, vadeli akreditif ve mal mukabili ödeme şekillerine göre ithalatında %6 oranındaki Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu Kesintisi kaldırıldı.
Yabancı şirket kuruluşu kolaylaştı
Türkiye Ticaret Kanunu hükümlerinde yapılan değişiklikler ile artık yabancıların Türkiye’de şirket kurması son derece kolaylaştı. Dünyanın en büyük altın ve mücevher üretim komplekslerinden biri olan Kuyumcukent’teki yabancı firma sayısı 100’e yaklaştı.
Dubai vergi politikası değişikliği
Dubai’nin vergi politikasındaki değişiklik Türkiye’nin dünya altın ve değerli taş ticaret merkezlerinden biri olması konusunda önünü açtı. Bu sebeple pek çok yabancı şirket İstanbul’a yöneldi. Etraf ülkelerde gerçekleştirilen ticaretin önemli bir kısmı İstanbul’a kaymaya başladı.
Tüm bunlar hem altın hem de pırlantalı mücevher kategorilerinin gelişimi için önemli katkılar sağlayan faktörler. Gerçekleştirilen reformların etkileri Türkiye’de gerçekleştirilen fuarlara yabancı alıcıların gösterdiği ilginin artmasından da fark ediliyor. Gerek İstanbul’da gerekse Hong Kong, Lss Vegas, Vicenza, Dubai ve diğer şehirlerde gerçekleştirilen fuarlarda Türkiye’den katılan montür üreticisi firmaların standlarındaki hareketlilik her geçen fuarda artıyor. Bu hareketlilikten Türk firmalar da oldukça memnun.
Ayhan Güner; “Fuarlarda artık İtalyanlar otururken biz yoğunluk yaşıyoruz.’’
Pırlantalı mücevher kategorisindeki gelişmeye paralel olarak montür kategorisininde geliştiğini belirten Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner şu noktalara dikkat çekiyor; “Türkiye, Güney Kore ile birlikte montür kategorisinin lideri konumunda. Hatta tasarım çeşitliliği açısından lider konumdayız. Özellikle son 2 yılda ülkemizde gerçekleştirilen reformlar sayesinde her alanda liderliği ele geçirdiğimizi söyleyebilirim. Değerli taş ithalinde gerçekleştirilen vergi reformu, KKDF’nin kaldırılması, Değerli Taşlar Borsası’nın faaliyete geçmesi gibi faktörlerle Türkiye sahip olduğu avantajları kullanma noktasında da önemli ölçüde yol almış durumda. Ürün kalitesinin yanı sıra hazır stok miktarımızın oldukça tatmin edici olması sebebiyle çok önemli avantaj yaratıyoruz. Türkiye’deki fuarlarda montür üreticisi firmalarımız oldukça yoğunluk yaşıyor. Bu yurtdışındaki fuarlar için de geçerli. Örneğin İtalyan montür üreticileri artık sakin fuarlar geçiriyorken bizim firmalarımız son derece yoğunlar. Tasarım çeşitliliğinin fazla ol
ması, zengin hazır ürün stoğunun bulunması, üretim kalitesi gibi faktörler bizi montür kategorisinde dünyanın zirvesine taşıdı.’’
Zeki Belbak (Belbak Mounting); “Montürde hızlı, kaliteli ve müşteri odaklıyız’’
Türkiye’nin önemli montür ihracatçılarından biri olan Belbak Mounting Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Belbak ise montür kategorisinin dinamik olmasının altında yatan nedenlere dikkat çekiyor ve şu noktaların altını çiziyor; ‘’Ülkemizde montür kategorisinin gelişimine iki açıdan bakmak gerekiyor. Son yıllarda ihracatın artmasına yönelik yapılan reformlar her alanda olduğu gibi montür kategorisini de olumlu etkiliyor. Aynı zamanda Türkiye 80 milyona yaklaşan, yüksek oranda genç nüfusu ile önemli bir pazar niteliğinde. Hem iç hem de dış piyasada kendimizi sürekli geliştiriyoruz. Bu da bizi montür kategorisinde dünya liderliğine taşıyor. Her fuara binlerce model ile katılıyoruz. Bu çeşit zenginliğini diğer ülke firmalarında bulmak mümkün değil.’’
Barış Lek (Sina Mounting); “Tasarım çeşitliliği ve ürün kalitemizle anılıyoruz’’
“Artık montür deyince Türkiye akla geliyor. Bu özellikle son yıllarda kabul görmüş durumda. Katıdığımız bütün yurt dışı fuarlardan memnun ayrılıyoruz. Özellikle tasarım çeşitliliği ve ürün kalitesi konularında övgüler alıyoruz. Her sene çift haneli büyüme sergiliyoruz. Üretimimizin önemli bir bölümünü İstanbul’da gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda Dubai’de açtığımız üretim tesislerşmizde montür üretimi gerçekleştiriyoruz. Artık Türkiye montür kategorisinde sadece tasarım değil, know-how ihraç eden bir duruma geldi.’’
Ömer Faruk Çağlar (Somoro Mounting); ‘Türkiye avantajlarını kullanır duruma geldi’’
‘‘Altın takı üretiminde dünyanın en önemli üreticilerinden biri konumundayız. Bununla birlikte 30.000 civarındaki perakendeci sektörümüzün iç pazardaki büyüklüğünün de bir göstergesi. Türkiye montür kategorisinde dünyanın en önemli ülkesi konumuna yükseldi. Güney Kore de dâhil olmak üzere Dünyanın hiçbir ülkesinde Türkiye’deki kadar hazır montür stokunu bulabilmeniz mümkün değil. Ülkemiz son derece önemli avantajlara sahip. Ancak daha önce bir takım yasal problemler ve vergilendirme politikaları sebebiyle bu avantajlarımızı kullanamıyorduk. Ancak son dönemde gerçekleştirilen reformlarla birlikte artık sektörümüz sahip olduğu bu avantajları kullanmaya başladı. Önümüzdeki dönemde bu gelişimin artarak devam edeceğini düşünüyorum.”